9 sene benzeri uzunca bir aradan sonra bitiminde Ortada Hayat'ya geriye dönebilmenin mutluluğuyla yazıya başlamak istiyorum; nedeni ise beni sinemanın büyüsüyle tanıştıran ve sinemanın ne demek meydana geldiğini bana öğreten "Lord of the Rings" (Yüzüklerin Efendisi) dünyasına; hem bir de benzer yöneten ve ekiple geriye dönmek, ciddi anlamda değer biçilemez.
Hobbit 1 izle, Zamanında romanlarını okumadan izlediğim "Lord of the Rings"den (Yüzüklerin Efendisi) sonra yalnızca sinemaya değil; Ortada Hayat'ya da ilgim epeyce artmıştı. "Yüzüklerin Efendisi" romanlarını da okuduktan sonra Ortada Hayat'ya hayranlığım çoğalış öyle bir durumdaydı ki, bulabildiğim bütün Tolkien kitabını okumaya başlamıştım. Ortada Hayat'nın yaratılışından ("Silmarillion") "Yüzüklerin Efendisi"ne civarı bütün evreni okurken karşılaştığım her birşey bu enfes fantastik evreni genişletmekte ve bende Ortada Hayat'yı beyaz perdede daha çok izleme talebi uyandırmaktaydı. Öyle ki, "Yüzüklerin Efendisi" filmlerinin kapsamlı sürümleri benim amaçlı birer nimet olmuştu. Jackson'ın koyduğu Ortada Hayat referanslarını ve kitapta meydana gelmesine nazaran özgün filmde olmayan sahneleri rastlamak tahmini 4 saatlik başyapıtları benim amaçlı sık sık izlenebilecek az filmler yapmıştı. Okuduğum romanlardan biri ise "Yüzüklerin Efendisi" benzeri bir film yapılmaya epeyce müsait olması amacıyla sinemaya uyarlanmasını en bir sürü istediğim kitaplardan biriydi. Ihtimal edilebildiği benzeri bu kitap J.R.R. Tolkien'in 1937 senesinde çocukları amaçlı yazdığı "Yüzüklerin Efendisi"nden 60 sene öncesinde geçtiğimiz "The Hobbit ". Ve Peter Jackson yardımıyla bu harika serüven da "The Hobbit: An Unexpected Journey" (Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk) ile harikulade bir biçimde başlıyor. Üç kısım şeklinde gösterime girecek vaziyette olan "Hobbit" Üçlemesini izlemeden öncesinde " genç " kitabından uyarlandığını unutmamak sebep . Roman bir "Yüzüklerin Efendisi" meydana gelmediği benzeri filminde bir "Yüzüklerin Efendisi" olmasını beklemek epeyce hata . Neticede bu romanda Troll'ler ve ejderhalar konuşurken, hikayeye katkısı olmayan bir sürü serüven anlatılıyor. Gandalf, Bilbo ve on üç cücenin Erebor'u (cüce şehri) geriye alma serüvenini neşeli bir biçimde anlatıldığı romanın karşılaştırabilecek bir yeri masalın bitiminde bulunan " 5 Ordular Muharebesi ", onu da maalesef 2014 senesinde izleme talihi bulacağız. Filmi bu kriterler içinde değerlendirirsek "Hobbit 1 Beklenmedik Yolculuk – The Hobbit An Unexpected Journey Türkçe Dublaj izle"un romandan beyaz perdeye " 4 dörtlük" bir biçimde uyarlandığını kolay bir şekilde söyleyebilirim. Nedeni Ise Peter Jackson hikayedeki her şeyi meydana geldiği benzeri filme aktarırken, "Yüzüklerin Efendisi"nin sonlarında bulunan ilaveleri de ekleyerek "Hobbit"i bir genç masalı havasından çıkarmış ve derinlik kazandırmış vaziyette .
"Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk"un üç film meydana gelmesinin en kocaman nedenlerinden biri kitapta en çok bir sayfa olarak bahsedilen mühim vakaları ve savaşları olması gerektiği benzeri anlatması. Eğer bu sahneler eklenmeseydi ne baştaki öyle ki zanaat yapıtı vaziyette olan Erebor ilini , ne cüceler ve orklar arasındaki görkemli "Azanulbizar Savaşı ", ne de süper bir biçimde tasarlanmış Azog'u izleme talihi bulacaktık. Bu sahnelerin filmde bulunmama olasılığını ciddi anlamda düşünemiyorum. Radagast ve Thranduil'i (Legolas'ın babası) dahi bize tanıtan Jackson yardımıyla Sauron'un (Necromancer) Ortada Hayat'ya dönüşünün ilk zamanlarına da tanıklık ediyoruz. Romanda ana bayan karakter dahi bulunmamasına nazaran Jackson'ın hikayeye Galadriel'i dahil olmak üzere etmesi bayan karakter olmadığına işaret eden vaziyette olan tenkitlere yanıt verirken, bu sahnelerin "Ak Parlamento " ile bağlanması ise gayet güzel . Saruman, Gandalf, Galadriel ve Elrond'u ilk kez birlikte izleme imkanı bulduğumuz bu sahnede Saruman'ın yön değiştirmeye başladığına da işaret eden işaretler verilerek "Yüzüklerin Efendisi"yle iyi bir devamlılık sağlıyor. Filmdeki en iyi devamlılık sahnlerinden biri ise filmin "The Fellowship of the Ring" (Yüzük Kardeşliği, 200bir) filmindeki Bilbo'nun doğum bugünü partisiyle başlaması olmuş. Çoğalış üçleme tamamlandığında bir an önce "Hobbit" ardından ise "Yüzüklerin Efendisi" Üçlemesini hikaye sırasına yönelik kolay bir şekilde izleme talihi bulabileceğiz.
Kartallar dahil olmak üzere bir bir sürü eskiyen karakterin geriye döndüğü filmde seyirciyi heyecanlandıran asıl karakter ise şüphesiz Andy Serkis'in yeniden mükemmel bir performans sergilediği Gollum. Gollum'un yüzüğü kaybettiği vakti seyirciye sunan "Karanlıktaki Bilmeceler" sahnesinde Bilbo ile Gollum arasındaki bilmece düellosu filmin en kalifiye ve gerilim dolu sahnelerine imzasını atıyor . Bununla Birlikte , nihai 9 senede gelişen bilişim yardımıyla senenin en güzel görüntü efektlerine imzasını atılan filmde Gollum'un kaş hareketlerinden mimiklerine civarı her ayrıntıyı rastlamak olası .
Howard Shore'un her vakitki süper müziklerinin eşlik ettiği "Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk ", işlediği temaların altından da güzel kalkıyor. Cücelerin işgal edilmiş yurt özlemini iyi bir biçimde hissettiren film, cücelerin gidecek yerlerinin var olmadığını da gösterek "ev" kavramını gösterişli bir biçimde beyaz perdeye işliyor. Bunun yakınında , üstünden birden bir sürü metafora imzasını atılan yüzüğün "Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk"ta hayat dostu olarak resmedilmesi çok güzel olmuş. Gollum'un yaşamda ölçüt verdiği tek şeyi kaybettiği oyun alanı/sahne hakikaten bir sürü dokunaklı.
Filmin dikkat çeken öbür bir özelliği ise mükemmel makyaj ve saç tasarımı. Cüceler amaçlı yapılmış olan makyajın yalnızca yüzle hudutlu kalmadığı filmde ellere, parmaklara ve bileklere yapılmış olan makyajlar mükemmel olmuş. Ian McKellen'a Gandalf olabilmesi amaçlı yapılmış olan burun makyajının yeniden çok başarılı meydana geldiği filmde orklar da bir o civarı çok başarılı . Diğer taraftan , kostüm tasarımlarının bir o civarı ayrıntılı işlendiği belli olurken, Nein Flinn'in -en azından Oscar adaylığı alması gereken- şarkısı "The Song of Lonely Mountain"ı da süper bulduğumu belirtmeliyim.
"Yüzük Kardeşliği" ile Oscar adaylığı yer alan Ian McKellen Gandalf amaçlı biçilmiş kaftan meydana geldiğini tekrar gösterdiği filmde Elijah Wood, Ian Holm, Hugo Weaving, Cate Blanchett ve Christopher Lee'yi özdeşleşen karakterleriyle tekrar seyretmek heyeölüyor. Bunun yakınında , genç Bilbo olarak Martin Freeman seçim edilmesi ise puan atışı olmuş. Mizah ve ciddilik arasındaki ince çizgiyi çok başarılı bir biçimde savunan Freeman, seyretmesi çok derecede huzurlu bir ana karakter tablosu çiziyor.
Kısaca "The Hobbit: An Unexpected Journey" (Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk), süper görüntü efektleri ve ayrıntılı zanaat idaresiyle seyirciyi tekrar Ortada Hayat'nın ortasına bırakan süper bir film. Ortada Hayat'yı seyretmek ne civarı uzunca olursa olsun farketmez diyenler amaçlı filmin uzunca müddetinin sorun yaratmayacağı ise kesin. Üstelik aynı ritimde devam filmlerini beklemek zorunda olmak filmin tek noksan yanı denilebilir. Değeri aynı ritimde devam filmleri izlendikçe daha bir sürü anlaşılacağını düşündüğüm "Hobbit: Beklemediğiniz Yolculuk"un üçüncü kısmında ise bizi muazzam bir savaş beklediğini bahsetmek isterim. Diğer taraftan , "Hobbit" romanının mükemmel bir uyarlaması meydana geldiğini kolay bir şekilde söyleyebileceğim filmin bir genç romanı meydana geldiğini unutmadan filmi seyretmek gerekmektedir , fakat romanda bir "Yüzüklerin Efendisi" değil.
- En İyi Sanat Yönetimi
- En İyi Makyaj ve Saç Tasarımı
- En İyi Görsel Efekt
Yönetmen: Peter Jackson
Senaryo: Fran Walsh, Philippa Boyens, Peter Jackson ve Guillermo del Toro (senaryo), J.R.R. Tolkien ("The Hobbit" romanı)
Oyuncular: Martin Freeman, Ian McKellen, Richard Armitage, Elijah Wood, Ian Holm, Hugo Weaving, Cate Blanchett, Christopher Lee, Andy Serkis, Sylvester McCoy
Orijinal Müzik: Howard Shore
Süre: 169 dk.
Ülke: ABD, Yeni Zelanda
0 yorum:
Yorum Gönder